TARİHİN YÖNTEMİ

TARİHİN YÖNTEMİ

TARİHİN YÖNTEMİ

Tarihi bir olayın değerlendirilmesi ve sonuca ulaştırabil­ mesi için yapılan araştırma planına “yöntem” denir. Her bilim dalının kendine özgü yöntemleri vardır. Tarih bilimi de kendine has bilimsel özellikleri ve yöntemleri olan sosyal bir bilim dalıdır. Tarih araştırmacılığında sırasıyla aşağıdaki yöntemler kullanılır:

  • Kaynak arama (Tarama)
  • Kaynakları sınıflandırma (Tasnif)
  • Kaynakları çözümleme (Tahlil)
  • Kaynakları eleştirme (Tenkit)
  • Kaynakların sentezini yapma (Terkip)

KİM KİMDİR? ÖNEMLİ TARİHİ KİŞİLİKLER

HEREDOTOS(HEREDOT)

MÖ 484 – MÖ 425 yılları arasın­ da Halikarnas’ta yaşamış ünlü Yunan tarihçisidir. Tarihin babası olarak anılır.

THUKİDİDES (TUKİDİDES)

MÖ 460 – MÖ 400 yılları arasında Atina’da yaşamış ünlü Yunan tarihçisidir. Thukidides eserlerini halkına siyasi . bir eğitim kazandırmak ve onları siyasi açıdan bilgilen­ dirmek için yazmıştır.

İBN-İ HALDUN

İbn-i Haldun, 1332 – 1406 yılları arasında yaşamış ünlü bir İs­ lam bilginidir. İbn-i Haldun’a göre insanlık tarihi düz bir çizgi (Çizgisel/İlerlemeci) ile açıklana­ maz, tam tersine dairesel (Dairevî/ Döngüsel) bir yapıdadır. İbn-i Haldun buradan yola çıkarak toplumların

yapısının değişmeyen bir doğası olduğunu iddia eder; tüm toplumların kuruluş süreçleri, güçlenmeleri, beka­ larını koruma arzuları ve sonra başka toplumlar ya da kendi iç çatışmaları sebebiyle yıkılmaları birbirlerine yaratılış itibari ile benzemektedir. Ona göre “Geçmiş, gele­ ceğe; suyun suya benzemesinden daha çok benzer”. “Tarih tekerrürden ibarettir” sözü bu altyapıdan beslenmektedir.

“Kitabu’I-İber” adındaki yedi ciltlik eserine yazdığı “Mu­kaddime”sinde İbn Haldun, tarih felsefesi ve toplumsal meseleleri ele almıştır. “Umran”, İbn Haldun’un Mukad­dime’de kullandığı ve ilim dünyasına kazandırdığı öz­ gün kavramlardan yalnızca biridir. İbn-i Haldun’un, geliştirmiş olduğu “umran teorisi”, umranın, hem tarihe uygun bir yöntem olarak temellendirilmesini hem de ta­rihin anlaş1lmasını içermektedir.

AŞIK PAŞAZADE

XV. yüzyılda yaşamış Osmanlı tarihçisidir. Osmanlı Dev­ leti’nin 1299’dan 1478 yılına kadarki dönemini sade bir Türkçe ile anlatan ”Aşıkpaşazade Tarihi” adlı eseri, Os­ manlı Devleti’ni konu edinmiş ilk Türkçe eserdir.

MUSTAFA NAİMA EFENDİ

1655 – 1716 yılları arasında yaşamış ilk resmi Osman­lı tarihçisi (vakanüvisi)dir. “Naima Tarihi” en önemli eseridir.

AHMET CEVDET PAŞA

XIX.yüzyılın ünlü Osmanlı devlet adamı ve tarihçisidir. Osmanlı Devleti’nin önem­ li tarihçilerinden (vakanüvislerin­ den) biri olan Ah­met Cevdet Paşa, kendisinden önceki vakanüvisler gibi olayları sadece kronolojik olarak kaydetmemiş, tarihi belgeleri yorumlaması ve değerlendirmesi bakımından modern Türk tarihçiliğin önderliğini de yapmıştır. Ahmet Cevdet Paşa, eserlerinde olayları ele alış biçimi, arşiv kaynakları ile birlikte Batı kaynaklarını kullanması ve daha bilimsel bir yöntemle eserlerini yazmış olması bakımından diğer vakanüvislerden ayrılır.

HALİL İNALCIK

“Tarihçilerin Kutbu” olarak anılır. 1916’da İstanbul’da doğan Halil İnalcık 1940 yılında Atatürk tarafından kurulan Dil ve Tarih – Coğrafya Fakültesi’n­den mezun oldu. Başta mezun olduğu okul ve Bilkent Üniversitesi olmak üzere Türkiye’nin ve dünyanın saygın üniversitelerinde Osmanlı tarihi alanında öğretim üyeliği yaptı. Halil İnalcık’ın yazdığı eserler dünya tarihçileri tarafından temel referans eserleri olarak kabul edilmektedir. 2016 yılında Ankara’da vefat etti.

 

TARİH BİLİMİNE AİT KAVRAMLAR

ÖREN YERİ: Eski yapı ve yerleşim kalıntılarının olduğu yer LAHİT: Taş veya mermerden oyma, üstü örtülü mezar

LİTERATÜR: Kaynak, edebiyat

KAYNAK: Geçmişi aydınlatan her türlü belge ya da vesika

KİTABE: Yazılı taş, yazıt

TABLET: Eski Anadolu ve Mezopotamya uygarlıklarından kalma, üzeri yazılı ya da resimli pişmiş topraktan yapılmış küçük levha

VAKAYİNAME: Günü gününe yazılmış eser. Kronik

VAKANÜVİS: Resmi Osmanlı tarihçisi. Vakayiname yazan kişi

NESNELLİK: Tarafsızlık, objektiflik

MEDENİYET: Uygarlık

TAHLİL (ÇÖZÜMLEME): Tarih araştırmalarında elde edilen verilerin kaynak ve bilgi yönünden yeterli olup olmadığının kontrol edilmesi

TASNİF (SINIFLANDIRMA): Tarihi kaynaklardan elde edilen verilerin belli bir sistem içinde sınıflandırılması

TERKİP (SENTEZ): Tarihi bilgilerin bir araya getirilmesi, sentezinin yapılması

TENKİT (ELEŞTİRİ): Tarihi bilgilerin ve belgelerin eleştiri süzgecinden geçirilmesidir. İç,tenkit ve dış tenkit olmak üzere iki şekilde yapılır. Gerçek bilgilerin ortaya çıkmasını sağlayan en önemli aşamadır.

 

Comments

No comments yet. Why don’t you start the discussion?

Bir yanıt yazın